9 Şubat 2014 Pazar

İzledim, yazdım vol.3 (tiyatro): Gerçek Hayattan Alınmıştır

Vakitsizlikle üşengeçlik arasında gidip gelen insan olmak zor.
Söz konusu kendim olunca hele daha da bir fazla oluyor bu. Ama bitanecik Vişne  keşke daha çok yazsan diyince gene koştum geldim sana.
Çok aksatıyorum, ekim ayında izlediğim oyunu daha ancak şimdi yazıyorum ama inan bu oyun bu sezon gittiğim beni en en en çok etkileyen oyun. En hayran kaldığım, sonunda salya sümük ağladığım.

görsel: kumbaraci50.com
Uzun bir süreden sonra bir araya gelen anne (Tomris İncer)  ve oğlu (Yiğit Sertdemir).
Geçmişin silemediği yaralar, sıkıntılar, hesaplaşmalar derken aslında anne-baba olmanın ne kadar da zor olduğunu anlatan bir yandan da ebeveynlerin farkına varmadan çocuklarında nasıl derin yaralar açtığını gösteren çok gerçek bir oyun.
Cidden çok gerçek.
Bu oyuna gittiğimden beri kendi içimdeki çıta çok yükseldi.
Yiğit Sertdemir'in daha önce Devlet Tiyatrolarında sahnelenen Surname 2010 oyununa da gitmiştim ama bu oyundan sonra kendisi takibe aldım ve hedefim tüm oyunlarına gitmek. Geç kaldığım, geç keşfettiğim için ne kadar hayıflandığımı tahmin edebilirsin bence.
Mekandaki sahne itibariyle oyunun ve oyuncuların içinde bulunca kendimi sanırım ister istemez fazlasıyla etkilendim.
Biliyorsun izlediğim, okuduğum şeyleri çok güzel anlatmaya beceremem spoiler verme korkusundan ötürü.
Sed bana bi oyun öner dersen kesinlikle git izle derim.

http://kumbaraci50.com/



ps. Bir sonraki yazacağım oyun Şehir Tiyatroları'nda sahnelenen Hıdırellez olacak, haberin olsun. Öptüm.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Üşenmeyip yorumladığın için teşekkürler. (: